Oyun Parkımız

Okulumuzun Park ve oyun alanı Eylül 2012'de yenilendi. Bu alan öğrencilerimizin oyun oynaması ve hoşça vakit geçirmeleri için daha güvenli hale getirildi. Eskiyen ve kullanılamaz hale gelmiş oyuncaklar tamir edildi, boyandı ve yenilendi. Zemin yumuşak kauçuk malzemeyle kaplandı.

Tenefüslerde ve boş vakitlerde öğrencilerimizin eğlenceleri, salıncakları paylaşamamaları, yukardaki karede görüldüğü gibi yeni yeni oyunlar çıkarmaları seyre değer görüntüler sunuyor...

23 Nisan Duyurusu

     Sayın velilerimiz

    23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tören hazırlıklarımız nedeniyle, tüm çocukların ayni gün öğleden sonra birlikte bulunup 23 Nisan çalışmaları yapabilmeleri  amacıyla 23 Nisan 2013 tarihine kadar,Perşembe günleri öğleden sonra okul olmayacaktır. ( Okul Kolej kursları hariç. )

   Tüm okul öğrencilerimiz, sadece haftada 1 gün , Pazartesi günleri  öğleden sonra okula geleceklerdir.

  Bilgilerinize getirir, saygılar sunarım.

                                                                                                                Birtan Gökeri

                                                                    Müdür (v.)

Geleneksel 5. Sınıflar Gazimağusa Gezisi

Okulumuzda her yıl yapılan ve geleneksel hale gelmiş olan 5. sınıflar Gazimağusa gezisi 22 Mart 2013 Cuma günü yapıldı. Geziye 5A, 5B ve 5C sınıfı öğrenci ve öğretmenleri katıldı.

Okulumuzda andımız töreni bitip diğer öğrenciler sınıfa girdikten sonra 5. sınıflar bahçede toplandı. Sınıf öğretmenleri tarafında geziyle ilgili bilgiler verilerek uyulması gereken kurallar hatırlatıldı.

Öğrenciler otobüslere bindikten sonra Gazimağusa'ya hareketimiz başladı. Yaklaşık 1 saatlik yolculuktan sonra Gazimağusa kalesine vardık. Burada ilk önce Canbulat müzesini, sonra Lala Mustafa Paşa camii, sonra da Namık Kelam müzesini gezdik. Gazimağusa surlarına çıkıp limanı ve şehri seyrettik. Daha sonra tekrar otobüslerimize binerek Salamis'e doğru yola çıktık. Salamis'e giderken Mağusa limanından geçtiğimiz için oradaki dev gemileri ve konteynırları gördük.

Salamis antik gezisi heyecanlı geçti. Şehrin yeryüzüne çıkan kalıntıları, hamamı ve antik tiyatroyu gezdik. Daha sonra piknik alanında öğle yemeğini yedik. Yemeklerimizi yedikten sonra piknik alanında top oynadık. Erkekler her zamanki gibi futbol oynarken, kızlar yakantop oynadılar. Havanın bulutlu olması oyunlarımızı ve gezimizi etkilemedi ancak sonradan çıkan rüzgarla ortalık bir anda toz duman oldu. Bu nedenle oyunlarımızı yarım bırakıp otobüslerimize geçtik.

Gezimizin son durağı Aziz Barnabas İkon müzesiydi. Burda rehberimiz eşliğinde müzeyi dolaştık ve bilgi aldık. Gezimizin son durağında otobüslere binip ayrıldığımızda rüzgar daha da sertleşmeye ve hava soğumaya başlamıştı.

Öğrenciler dönüş yolunda otobüslerde çok eğlendi. Güzelyurt'a geldiğimizde ailelerimiz bizleri okul bahçesinde bekliyorlardı.

Güneşli ve ılık bir bahar günü olsaydı gezimiz daha iyi olurdu. Kuşkusuz yağmura yakalanmadan Mağusa gezimizi tamamlamızda güzel oldu.

Aziz Barnabas'ın cesedi, bu şapel'İn altındaki mağarada bulunmuş. Mağaraya şapelin içinden merdivenlerle inilebiliyor.

Evde Tek Başına

Bir çocuk düşünün, bütün istekleri yerine getiriliyor. Evde tek başına ilgi odağı, anne baba adeta hizmetçi olmuş çocuğa hizmet ediyor. Bir sürü oyuncağı var, çarşıda markette istediği alınıyor. Bunun yanında çocuk yaptığı başarılardan dolayı aşırı övgü ve sevgi alıyor.

Anne baba çocuklarının gelecekleri için her türlü fedakârlığı yaparken, bütün servetini çocuğun isteği doğrultusunda kullanarak bazen bunu suçluluk duygusuyla da yapabilmektedir.

Çocuklar, hayatı başkalarıyla, özellikle akranlarıyla ve kardeşleriyle daha çabuk öğrenirler. Çocukları paylaşımcı, sabırlı, uzlaşmacı, özgüvenli, girişken ve hayatı gerçekçi şekilde algılamalarını sağlayan akran ve kardeşlerdir. Çocukta diğerkâmlık kardeşlerin varlığıyla öğrenilir.

Çocuklar, Evdeki oyuncakları odasına sığmazken, dışarda gördüğü yeni bir oyuncağı da ısrarla isteyip ebeveynine aldırabilir. Bu çocuklara anne-babalar zamanında sınır koymazlarsa, çocuk kendi davranışlarına ve isteklerine dur demeyi de öğrenemiyorlar. Çocuk, evde tüm yaşamın merkezine oturduğundan, aşırı ilgi, kontrolsüz tatmin çocuğun kendisini abartılı benlik algısına yönlendirir.

Bu durum çocuğun arkadaş guruplarında problem yaşamasına neden olur. Çocuk, istekleri, kuralları akranları tarafından ısrarla yerine getirilsin ister.  Getirilmeyince şiddet uygulayabilir, akranlarına küsebilir veya akranları tarafından dışlanabilir. Çocuk nasıl anne babası tarafından tüm istekleri yerine getiriliyorsa akranları tarafından da getirilsin ister. Hatta bunu öğretmenlerinden bile beklerler.

Evde sürekli tatmin edilen, sürekli övülen, sürekli mazur görülen çocuk topluma girmeye başladığında aynı davranışları göremeyecektir. Akranları çocuğu sınırlar, okul çocuğun uyması gereken kurallar koyar. Sınıf ortamında sınırlılıklarını, yetersizliklerini görür. O güne kadar alıştığı yaşamla tamamen karşıt olan sosyal ortam çocuğu çözemeyeceği çatışmalara götürür. Anne-babalar çocuklarına çözüm ararken bile gerçekçi yaklaşımlar sergilemezse çocuğun çatışmaları derinleşir.

Tek çocuk sahibi olan ve ikinci bir çocuk düşünmeyen ailelere tavsiyemiz öncelikle çocuklarının her isteğini yerine getirmemeleridir. Çocuğa konulan sınırlar onun elinde olanla yetinmesini, onu daha iyi kullanmasını hatta yaratıcı düşünme gücünü artırır. Çocuğun evdeki sınırı onun benliğine zarar vermez. Bilakis sınırlandığında ne yapması gerektiğini öğrenir, uyum sağlamayı kavrar.

Çocuklar, hayır kabullenmek istemezler. Hayatta kişinin özgürlüğünün sınırı başkalarının özgürlüğünün başladığı yerde biter. Çocuğunuz misafirliğe gittiğiniz evde isteği bir şeyi alamadığı için sizi zor durumda bırakacak davranışlar sergilemesini istemezsiniz. İşte bu çocuğunuza hayırı evde öğretmenizle başlar.

Çocuklar daha 8-9 aylıkken hayırı öğrenmeye başlayabilir. 1,5 – 2 yaş arasında hayır karşısında sergileyeceği ağlama, kendini yerlere atma gibi davranışlarına kayıtsız kalın. Göreceksiniz ki bir süre sonra çocuğunuz hayır dediğinizde buna uyum sağlamış olacaktır.

Çocuğun başka çocuklarla uyum sağlaması için erken yaşta akran eğitimine başlaması gereklidir. Bunun için 3 yaşında mutlaka kreşlere gitmesi, oyun guruplarına katılması yeterli olabilmektedir. Kendisine makul sınırlar konulan, akran eğitimi alan evde tek çocuk, göreceksiniz ki okul çağına geldiğinde diğer akranlarından daha olgun kişilik geliştirmiş olacaktır. Bu durum hem sizin hem de çevrenin övüncü olabilir.

Eğer tüm bunları yapmakta gecikmişseniz mutlaka bir uzman yardımı alın. Sağlıklı bir çocuk demek hastalıklara karşı dirençli bir vücut yapısına sahip olan çocuk demek değildir sadece. Sağlıklı çocuk aynı zamanda ruh sağlığı, kişilik yapısı ve benlik algısı da yerinde olan çocuk demektir.

Çocuğunuzun toplumda başarılı olmasının yolu da onun toplumla uyumuyla doğru orantılıdır.

Mahir Kılıçoğlu
Güzelyurt KKTC

(Özgürlük İlkokulu, okul dergisi 2012 sayısında yayınlanmıştır.)

İletisim Bilgileri

Ecevit cd. No:5
             Güzelyurt/KKTC

E-Posta : ozgurlukio@mebnet.net
Telefon : 0392 714 21 59
Faks : 0392 714 71 29

Fotoğraf Albümü

8 Mart Dünya Kadınlar günü toplu hatıra.

Ağaç Bayramı Etkinlikleri

Ağaç Bayramı Sunucuları

Uluç Cam

Salih Özalan "Mağusa Salamis Antik Tiyatrosu"

2012 Güzelyurt AKM'de düzenlenen muhteşem konserden bir enstante..

Diyabet konulu seminerden görüntüler...

Videolarımız

2012-2013 Öğretmen Kadromuz

Fotoğrafın üzerine tıklayarak boyutunu büyültebilirsiniz...